27 Ekim 2014 Pazartesi

26 Ekim 2014 Pazar

CVT İyidir Candır

Biz aynı yazıyı paylaşmaktan bıktık, siz aynı konuda soru sormaktan bıkmadınız. Lütfen tüm yayınları iyi araştırın. Bu konuda aynı mesajı defalarca yayınladığımızı göreceksiniz.

 CVT

CVT ve i-Shift konusunda bir çok mesaj alıyoruz. Bu mesajlardan anlıyoruz ki bir çok kullanıcı CVT ile i-Shift arasındaki farkı bilmediği gibi i-Shift Jazzları otomatik şanzımana sahip sanıyor. Elbette bu konuda ikinci el Jazz satıcılarının i-Shift Jazzlarını satabilmek için "otomatik" hatta "tam otomatik" gibi gerçeği yansıtmayan ilanları etkili oluyor. Oysaki i-Shift otomatikleştirilmiş düz vitestir. Honda, bu şanzıman türünü sadece 2009-2010-2011 model yılı olan Jazzlarda kullanmıştır. Daha sonra yeniden CVT şanzımana dönmüştür. 3. Nesil Jazzlarda da CVT kullanılmaya devam edecektir. Bu konuda bir de detay bilgi vereyim. Honda, Japonya'da hiçbir zaman i-Shift şanzımanlı Jazz pazarlamamıştır. Kısacası, i-Shift Jazzlardan uzak durmanız yararınıza olacaktır.

Tekrar ve tekrar paylaştığımız aşağıdaki yazıyı, bu konuda gelen sorulara yanıt olması için bir kez daha paylaşıyoruz.


Otomatik diye satılan her Jazz'da aynı tip şanzıman yoktur! Bu nedenle de otomatik Jazzların tercih edileni ve edilmeyeni vardır. Alırken mutlaka dikkat edilmelidir!

(2002) - (2008) arası model yılı olanlarda CVT (Sürekli değişken şanzıman) "İYİ"
(2009) - (2011'in bazıları) arası model yılı olanlarda i-Shift (Otomatikleştirilmiş düz vites)
(2012) model yılı olanlarda geliştirilmiş CVT (Sürekli değişken şanzıman) "İYİ"
 
i-SHİFT
Bir süre denenen ve başarısızlığı anlaşılarak kullanılmaktan vazgeçilen i-Shift'in yanında, mükemmel performansı, üstün teknolojisi ve kullanıcısına yaşattığı sürüş keyif ile CVT asla kıyaslanamaz.
Otomatik Jazz alırken; Almayı düşündüğünüz otomatik Jazz'ın model yılı, CVT mi, i-Shift mi olduğu konusunda bilgi sahibi olmanızı sağlayacaktır. Bu bilgi ise alım kararınızı bilerek ve bilinçli olarak vermeniz konusunda size yardımcı olacaktır. 

Hala şüpheleriniz varsa ve hataya yer bırakmak istemiyor, içiniz rahat, gönlünüz ferah olsun istiyorsanız, Honda Yetkili Servisleri bu konuda size yardımcı olacaklardır.

3 Ekim 2014 Cuma

Kör Nokta ve Ayna Ayarı Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Dünyanın motorlu araç yarışı kazanan ilk kadını olan Dorothy Levitt 1906 yılında yayımlanan kitabında, kadınlara, araba kullanırken yanlarında küçük bir ayna taşımalarını öneriyordu. Bu ayna yardımı ile arabanın arkasında kalan trafikte neler olduğunu zaman zaman görebileceklerdi. Bu öneriden beş yıl sonra -1911 yılında- Ray Harroun, Indianapolis 500 yarışına, dikiz aynasına benzer bir aksesuar monte edilmiş bir araçla katıldı. Ve Elmer Berger 1914 yılında, yani tam 100 yıl önce, günümüzde kullanılan dikiz aynasını icat etti.

Son yüzyılda araçlarda pek çok şey değişti, gelişti. Aynalarla ilgili en büyük sıkıntı olan ‘kör nokta’lar için birçok uyarıcı sistem geliştirildi. Ancak şimdilik bu sistemler ek ücrete tabi olduğu için daha az teknolojik olan çözümler yaygın olarak tercih ediliyor. ‘Ayarlanabilir kör nokta aynası’ ya da ‘kör nokta aynası’ adıyla satılan küçük boyuttaki aynalar, yan aynalara takılarak kör nokta sorununa çözüm bulunabiliyor.

Kör nokta, üstünde çok durulmayan, fakat güvenli sürüşü ciddi şekilde tehlikeye atan sorunların başında geliyor. Kör noktadan kaynaklanan kazalar şehirlerarası yollarda şerit değiştirme sırasında yaşanırken,  şehiriçi trafikte ise sürücüler tarafından fark edilmesi zor olan araçlar (motosiklet, bisiklet) buna neden oluyor.


Uyarıcı sistemler geliştirilmesine ya da kör nokta aynaları kullanılmasına rağmen, Amerika’da her yıl 50 çocuk, özellikle SUV tipi geniş araçlar tarafından ezilerek hayatını kaybediyor. Kazayı yapan sürücülerin yüzde 60’ı görmediği için kazanın meydana geldiğini söylüyor. Tabii bunda sadece kör noktaların değil doğru ayarlanmamış aynaların da büyük payı var. Aynaların ayarını doğru şekilde yapmak için size birkaç ipucu…

Dikiz aynası, sadece arkanızdaki trafiği gösterdiğinden kontrollü sürüş için yeterli değildir. Sağ ve sol tarafınızdaki araçları görebilmek için yan aynaları da etkili şekilde kullanmanız gerekir.

Sol dikiz aynasını ayarlamak için cama doğru mümkün olduğunca eğilin. Bu şekildeyken arabanın arka kısmının yüzde 5’ini görmelisiniz. Kendi arabanızdan çok arkanızda kalan yolu görmeniz kör noktaları azaltacaktır.

Sağ dikiz aynasını ayarlarken, arabanın merkezine (genellikle ön iki koltuk arası) doğru eğilin. Bu pozisyondayken sağ aynadan yine arabanın yüzde 5’lik kısmını görmelisiniz ve arkadaki trafiğe hâkim olmalısınız.

Dikiz aynasının arka camdan mümkün olan en uzak noktayı görebilecek şekilde ayarlanması ve arka camın önüne görüşü kısıtlayacak herhangi bir şey konulmaması gerektiğini asla unutmayın.

Aldığınız her önleme rağmen trafikte beklenmedik durumlarla karşılaşabilirsiniz. Bu tarz durumlar için kasko, güven demektir. Kasko sigortası hakkında detaylı bilgi almak ve birbirinden uygun kasko tekliflerinden yararlanmak için sigortacınızı arayabilirsiniz. Unutmayın, hiçbir şey sizden ve ailenizden daha değerli değil!